reklam

reklamın varloluş nedeni, aksi halde yapmayabileceğimiz şeyleri yaptırmaktır bizlere. reklam bize müstakbel mutluluk vaat eder. fakat bunu yaparken geçmişimizden ve bugünümüzden hoşnutsuz olmamızı sağlamaya çalışır. hatta başarılı olabilmeleri için dayandıkları kurguların çok iyi farkında olsak bile genellikle söylenenlerin doğru olabileceği düşüncesine kapılırız.. sonra –tabii ki paralarımızı harcadıktan sonra- vaatlerin hep vaat olarak kaldığını görürüz. ne var ki, gittikçe artan müstehziliğimize ve direnişimize rağmen şu ya da bu derecede ama mutlaka, gördüklerimizin –bize gösterilenlerin- etkisinde kalıyoruz. (leppert)

***
reklamlar sadece ürünleri değil aynı zamanda toplumsal değerleri ve idealleri de satmayı amaçlar. reklamlarda, reklamı yapılan ürünlerin yanısıra beraberindeki dünya görüşlerini de satmaktadır. reklamcılıkta hedef, aptal ve isyankar olarak nitelendirilen tüketiciye tahakküm edecek güce ulaşmak, onu dize getirmektir (kellner)
***
reklam özünde özlem uyandırıcı bir şeydir. geçmişi geleceğe satmaktır görevi (berger)
***

reklamcılık (...) insanlarda ‘istek’ yarattığı için kendini toplumun güç kaynağı kabul etmektedir (henry)