3 Mart 2012 Cumartesi
mimari kimlik
temel ilke olarak insani olmayan mimari mimari değildir, insan elinden çıkmış olsa bile. nedir insani olan sorusu kuşkusuz karmaşık ama sorunun cevabı insanın nerde durduğu nerden baktığı nereye yöneldiğiyle doğrudan ilgili, kültürel donanımıyla. örneğin japon mimarisiyle türk mimarisinin buluştuğu tek yer neresi dense kültürel savrulmuşluk diye cevap vermek yanlış olmaz. modernin ihya ve imar ettiği geleneksiz mimari çoktan kendi geleneğini inşa etmiş, kadim geleneği büyük ölçüde imha etmiştir, kendini de geleneğini de yeni kimliğiyle kimliksiz bırakmıştır. (gelenek önemlidir; kendi içinde güçlü bir iktidar taşır. tüm zaaflarına rağmen toplumsal algıya dayanılası tutamaklar sunar). iki mimari arasındaki benzeri tutum ve duyarlıklar aynı şekilde ve aynı zamanda gelişmez elbet. japonya kendini geliştirerek, türkiye komplekslerini geliştirerek dönüşmüştür. dönüşürken iyiden iyiye kaotikleşmiş, kaotikleştikçe daha da kimliksizleşmiştir. moderni imar eden mimariyi, bir tarza nispetle -örneğin arabesk ya da kiç olarak- tensip etmek bile bu bakımdan yeterince safdillik olur.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder