11 Temmuz 2012 Çarşamba

münevver şehirde


Mükerrem ve Münevver Şehirlerde - I

Medine Havaalanı’na iniyoruz. Güneş tam tepede. Refikam yanımda. Adımlar hızlı. Hasret kavi. Heyecan derin. Merak masum. Anlık bir susku; duru bir söz, yalın bir sükunet ve soluksuz selam.
Eğleşmemeli, tez olmak gerek; Resulullah bekliyor!...
Sen olmasaydın kainat yaratılmazdı
İlk eve gitmeden, ilk o’na istilam; o’nun nezdinde, emin beldeye istilam; o’nun huzurunda ilk selam: Esselatu vesselamu aleyke ya resulallah.
İlk nazar; gönüle, göze, yüreğe düşen ilk kımıltılar. Dualar depreşiyor birden, bir biri ardısıra; gözpınanarları nurlandığında, arzdan arşa arşdan arza rıza-i rahmanın rahmet çisentileri yürekleri serinletiyor. Yolun yorgunluğu geçiveriyor; seferin meşakkati, yokluktan varlığa dönüşün doğum sancısı ya da yokluktan varlığa yeni bir başlangıç oluveriyor…

Devamı için bak.

(*) Yedi İklim, Sayı 269, Ağustos 2012.

(*) Yakın Diyarlar, İstanbul, Ketebe Yayınları, 2025

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder